TÜRK ANAYASA HUKUKU SİTESİ [www.anayasa.gen.tr] |
|
Ana Sayfa: www.anayasa.gen.tr
Kemal Gözler, "Hukuk Fakültelerinin Giriş Puanları Üzerine Karşılaştırmalı Bir İnceleme", Ankara Barosu Dergisi, Yıl 58, Sayı 2000/4, s.39-61. <wwww.anayasa.gen.tr/hfpuan.htm>(Konuluş Tarihi: 20 Mayıs 2004).
Bu makaleyi Ankara Barosu Dergisinde yayınlandığı haliyle PDF formatında indirmek için burasını tıklayınız.
Bu makalenin aslı Ankara
Barosu Dergisinde yayınlanmıştır.
Buraya konulmasına izin verdiği için Ankara Barosu Başkanlığına teşekkür ederiz.
Ana Sayfa: www.anayasa.gen.tr
Özet.- Makalede, 1999 ve 2000 ÖSS-Y sonuçlarına göre, hukuk, siyasal bilgiler, ve iktisadî-idarî bilimler fakültelerinin giriş puanlarının karşılaştırmalı bir incelemesi yapılmaktadır. 1999 yılına kadar hukuk fakültelerinin giriş puanları, iktisat, işletme bölümlerinin giriş puanlarından genellikle yüksek iken, 1999 ve 2000 yılında bunun tam tersi bir sonuç alınmıştır. Artık, iktisat, işletme bölümlerine girmek, hukuk fakültelerine girmekten daha zordur. Makalede bu değişikliğin nedenleri araştırılmaktadır.
Abstract: A Comparative Analysis on the Admission Points of Law Faculties.- In this article, admission points of law, political sciences, economics and administrative sciences faculties’ are being comparatively examined, according to 1999 and 2000 ÖSS-Y results. Although the admission points of law faculties have been higher than the departments of economics and business, till 1999, the results are oppositely different in 1999 and 2000. From now on, it is more difficult to be admitted by the ecomics and business departments than to be admitted by the law faculties. This article examines the reasons of the difference.
Bilindiği gibi 1999 ve 2000 yıllarında üniversitelere giriş sınavı tek basamak olarak yapıldı. Tek basamaklı “Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS)”nın sonuçları önce açıklandı, sonra adaylardan tercihlerini yapmaları istendi. Adaylar tercihlerini belirten formları teslim ettikten sonra, ÖSS puanlarına adayların “ağırlıklı orta öğretim başarı puanları (AOBP)” eklenerek “Öğrenci Seçme Sınavı-Yerleştirme (ÖSS-Y)” puanları bulundu ve bu puanlar üzerinden öğrenciler bir yüksek öğretim kurumuna yerleştirildi.
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezî (ÖSYM) yerleştirmeyi öğrencilerin puanlarına ve tercihlerine göre yapmaktadır. Bir yüksek öğretim programının kontenjanı doluncaya kadar, o programı tercih etmiş en yüksek puanlı adaydan başlayarak yerleştirme yapmaktadır. ÖSYM belli bir programa en düşük puanla yerleştirilen adayın puanını “taban puan” veya “minimum puan” adı altında açıklamaktadır. Keza belli bir programa en düşük puanla yerleştirilen adayın toplam adaylar arasındaki yüzdelik sırasını da “yüzdelik sıra” veya “yüzdelik dilim” adı altında yayınlamaktadır. Örneğin Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinin kontenjanı 1999 yılında 550 idi. Bu Fakülteyi 1999 ÖSS-Y’de tercih eden adaylar arasından eşit ağırlıklı (EA) puanı en yüksek olan 550’si bu Fakülteye yerleştirilir. Bu Fakülteye en son sırada yerleştirilmiş olan 550’nci adayın puanı “minimum puan (taban puan)”dır. Keza bu 550’nci adayın toplam adaylar arasındaki yüzdelik sırası da bu Fakültenin “yüzdelik sırasını”nı oluşturur. Örnek verdiğimiz Fakülteye en son yerleştirilen adayın minimum puanı 1999’da 185.194, 1999 ÖSS-Y’de yüzdelik sırası 8.5’tir.
ÖSYM’nin her yıl yayınladığı “minimum puanlar” ve “yüzdelik sıralar” sayesinde biz kazanılmalarında zorluk ve dolayısıyla öğrenci kalitesi açısından üniversiteleri, fakülteleri ve bölümleri birbirleriyle karşılaştırabiliyoruz. İyi üniversitelerin giriş puanları çok yüksektir. Keza bir üniversite içinde bazı fakültelere girmek, diğerlerine girmekten daha zordur. Keza bir fakülte içinde bazı bölümlere girmek, diğer bölümlere girmekten oldukça güçtür.
Biz burada hukuk fakültelerinin giriş puanları ve yüzdelik sıraları ile siyasal bilgiler ve iktisadî-idarî bilimler fakültelerinin giriş puanlarını ve yüzdelik sıralarını karşılaştırmalı olarak inceleyeceğiz. Bu fakültelerin hepsi 1999 ve 2000 yılları ÖSS-Y’de aynı puan türüyle (eşit ağırlıklı-EA) ile öğrenci almışlardır. O nedenle birbirleriyle tamamıyla karşılaştırılabilir niteliktedir.
Son 15-20 yıl boyunca istikrar kazanmış minimum puanlar ve yüzdelik sıralara göre, hukuk fakültelerine girmenin, genellikle, siyasal bilgiler, iktisadî ve idarî bilimler fakültelerinin değişik bölümlerine girmekten daha zor olduğu söyleyebiliriz. Bu kanımız 1999 yılına kadar istikrarlı bir şekilde gözlemlenmektedir. Oysa, aşağıda göreceğimiz gibi bu gözlem, 1999 ve 2000 yılları ÖSS-Y’lerinde kökten yıkılmıştır.
Biz bu konudaki değerlendirmelerimizi vermeden ve yorumlarımızı yapmadan önce, aşağıda iki tablo halinde belli başlı üniversitelerimizin hukuk ve iktisadî-idarî bilimler fakültelerinin değişik bölümlerine giriş için gereken minimum puanlar ile yüzdelik dilimleri vermeyi uygun bulduk. Aşağıda yer alan Tablo-A’da belli başlı beş üniversitenin hukuk fakülteleri, siyasal bilgiler ve iktisadî-idarî bilimler fakültelerinin çalışma ekonomisi, ekonometri, iktisat, işletme, kamu yönetimi, maliye ve uluslararası ilişkiler bölümlerinin bir yandan 1997 yılı minimum puanları diğer yandan ise 1999 ve 2000 ÖSS-Y minimum puanları karşılıklı olarak gösterilmiştir. Tablo-B’de ise bu bölümlerin 1997, 1998 ve 1999 yılı yüzdelik sıraları karşılıklı olarak gösterilmiştir.
Biz burada Ankara, Dokuz Eylül, Gazi, İstanbul ve Marmara Üniversitelerini örnek olarak seçtik. Seçimimizde rol oynayan kriterler, devlet üniversitesi olmak, Türkçe eğitim yapmak, hem hukuk ve hem iktisadî-idarî bilimler veya siyasal bilgiler fakültesine sahip olmak, kuruluş tarihi bakımından eski olmak ve öğrenci sayısı bakımından büyük olmaktan ibarettir.
1999 yılına kadar hukuk, kamu yönetimi, uluslararası ilişkiler bölümleri, S (Sosyal Bilimler) puanı ile öğrenci almışlardır. Aynı türden puanla öğrenci alan bu bölümlerin birbiriyle karşılaştırmasının yapılabileceğinden şüphe yoktur. Ancak çalışma ekonomisi, ekonometri, iktisat, işletme ve maliye bölümleri ise, 1999 yılına kadar, TM (Türkçe-Matematik) puanı ile öğrenci almışlardır. O nedenle S puanı ile öğrenci alan hukuk, kamu yönetimi, uluslararası ilişkiler bölümleri ile TM puanı ile öğrenci alan çalışma ekonomisi, ekonometri, iktisat, işletme ve maliye bölümlerinin karşılaştırılamayacağı düşünülebilir. Ancak aşağıdaki tablolardan da görüleceği gibi uygulamada bu puanlar arasında da yaklaşık bir denklik vardır. Örneğin 478 S puanı yüzde 2’lik dilime girerken, 479 TM puanı da yüzde 2’lik dilime girmektedir. Nihayette, taban puanlarından bağımsız olarak yüzdelik sıralar, her adayın toplam adaylar arasındaki sırasını vermektedir. Bu ise tüm adayların birbiriyle karşılaştırılabileceği bir ölçüdür. Bu nedenle aşağıda yüzdelik sıraları göstermek amacıyla Tablo-B verilmiştir. En iyi karşılaştırma minimum puanları bir yana bırakıp, yüzdelik sıralar ile yapılabilecek bir karşılaştırmadır.
Biz şimdi 1999 öncesi ve 1999 ve 2000 ÖSS-Y hakkındaki karşılıklı gözlemlerimizi vereceğiz. Ancak öncelikle gözlemlerimizin teyidi için aşağıdaki Tablo-A ve Tablo-B’yi verelim:
TABLO-A: DEĞİŞİK BÖLÜMLERİN MİNİMUM PUANLARI
|
PUAN TÜRÜ |
ANKARA ÜNİVERSİTESİ |
DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ |
GAZİ ÜNİVERSİTESİ |
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ |
MARMARA ÜNİVERSİTESİ |
|||||||||||
Bölümler |
1997 |
1999 |
1997 |
1999 |
2000 |
1997 |
1999 |
2000 |
1997 |
1999 |
2000 |
1997 |
1999 |
2000 |
1997 |
1999 |
2000 |
Hukuk |
S |
EA |
485 |
185 |
185 |
478 |
180 |
182 |
481 |
183 |
184 |
475 |
179 |
180 |
469 |
177 |
179 |
Çalışma Ek. |
TM |
EA |
462 |
183 |
183 |
432 |
176 |
179 |
428 |
175 |
175 |
438 |
177 |
178 |
437 |
178 |
179 |
Ekonometri |
TM |
EA |
- |
- |
- |
427 |
177 |
179 |
427 |
177 |
179 |
444 |
181 |
181 |
447 |
183 |
182 |
İktisat |
TM |
EA |
479 |
194 |
194 |
442 |
182 |
182 |
440 |
182 |
182 |
449 |
183 |
183 |
447 |
185 |
184 |
İşletme |
TM |
EA |
490 |
197 |
196 |
454 |
186 |
185 |
449 |
186 |
186 |
465 |
186 |
183 |
464 |
190 |
189 |
Kamu Yön. |
S |
EA |
494 |
190 |
189 |
468 |
180 |
180 |
460 |
177 |
178 |
467 |
176 |
177 |
- |
- |
- |
Maliye |
TM |
EA |
484 |
190 |
189 |
429 |
174 |
175 |
433 |
176 |
177 |
433 |
175 |
176 |
441 |
179 |
179 |
Uluslararası |
S |
EA |
493 |
191 |
191 |
- |
- |
- |
466 |
182 |
182 |
486 |
185 |
183 |
- |
- |
- |
S: Sosyal Bilimler Puanı; TM: Türkçe-Matematik Puanı; EA: Eşit Ağırlıklı Puan
Not: 1998 yılı minimum puanları bulunamadığı için 1997 yılı minimum puanları kullanılmıştır. 1998 yılına ilişkin yüzdelik sıralamalar aşağıda
TABLO 2’de verilmiştir. 1998 sonuçlarının da yüzdelik sıralar itibarıyla 1997 sonuçları gibi olduğu anlaşılmaktadır.
Kaynak:
- 1997 yılı minimum puanları, Çağın Dershanesi, 1997 Yılı ÖYS Taban Puanları, İstanbul, Çağın Dershanesi Rehber Ajanda, 1998’den alınmıştır.
- 1999 yılı minimum puanları, ÖSYM, “1999-ÖYS Yükseköğretim Programlarının Kodları, Minimum Puanları ve Kayıt Kodları”,
Sınav-Sonuç Gazetesi, 27 Ağustos 1999, s.79-92’den alınmıştır. (Bu bilgiler http://www.osym.gov.tr/1999indexminimum.html
adresinde de mevcuttur. 30.10.2000).
- 2000 yılı minimum puanları, ÖSYM, “2000-ÖYS Yükseköğretim Programlarının Kodları, Minimum Puanları ve Kayıt Kodları”,
http://www.osym.gov.tr/osys2000/yeni/pdf/OSYSOPMİN20.PDF’den alınmıştır (30.10.2000).
Açıklamalar:
1. İkili eğitim yapan üniversitelerde birinci eğitim yapan programlar esas alınmıştır.
2. Türkçe ve yabancı dille eğitim yapan bölümlerde Türkçe eğitim yapan bölümler alınmıştır. Örneğin İstanbul Üniversitesinin İngilizce eğitim veren iktisat ve işletme bölümleri değil, Türkçe eğitim yapan iktisat ve işletme bölümleri alınmıştır. Keza Marmara Üniversitesinin yabancı dille eğitim veren iktisat ve işletme bölümleri değil, Türkçe eğitim yapan iktisat ve işletme bölümleri alınmıştır. Diğer yandan Marmara üniversitenin yabancı dille eğitim yapan kamu yönetimi ve uluslararası ilişkiler bölümleri de tabloya dahil edilmemiştir.
3. Ankara Üniversitesinin Ekonometri Bölümü, Dokuz Eylül Üniversitesinin Uluslararası İlişkiler bölümü yoktur.
TABLO-B: DEĞİŞİK BÖLÜMLERİN YÜZDELİK SIRALARI
|
PUAN TÜRLERİ |
ANKARA ÜNİVERSİTESİ |
DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ |
GAZİ ÜNİVERSİTESİ |
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ |
MARMARA ÜNİVERSİTESİ |
|||||||||||
Bölümler |
1998 |
1999 |
1997 |
1998 |
1999 |
1997 |
1998 |
1999 |
1997 |
1998 |
1999 |
1997 |
1998 |
1999 |
1997 |
1998 |
1999 |
Hukuk |
S |
EA |
01 |
02 |
8.5 |
02 |
02 |
11.5 |
02 |
02 |
9.7 |
02 |
02 |
13.0 |
02 |
03 |
14.2 |
Çalışma Ek. |
TM |
EA |
03 |
03 |
9.5 |
08 |
08 |
15.3 |
09 |
09 |
16.8 |
07 |
08 |
14.1 |
07 |
08 |
13.7 |
Ekonometri |
TM |
EA |
- |
- |
- |
10 |
10 |
14.4 |
10 |
10 |
14.0 |
06 |
07 |
11.0 |
05 |
06 |
9.7 |
İktisat |
TM |
EA |
02 |
02 |
3.5 |
06 |
06 |
10.5 |
06 |
06 |
10.3 |
05 |
05 |
9.3 |
05 |
05 |
8.2 |
İşletme |
TM |
EA |
01 |
01 |
2.7 |
04 |
04 |
7.5 |
05 |
04 |
7.5 |
03 |
03 |
7.5 |
03 |
03 |
5.4 |
Kamu Yön. |
S |
EA |
01 |
01 |
5.3 |
03 |
02 |
11.6 |
04 |
04 |
14.0 |
03 |
03 |
15.2 |
- |
- |
- |
Maliye |
TM |
EA |
02 |
01 |
5.3 |
09 |
10 |
17.0 |
08 |
07 |
15.3 |
08 |
09 |
16.0 |
06 |
06 |
12.9 |
Uluslararası |
S |
EA |
01 |
01 |
5.2 |
- |
- |
- |
03 |
03 |
10.2 |
01 |
01 |
8.1 |
- |
- |
- |
S: Sosyal Bilimler Puanı; TM: Türkçe-Matematik Puanı; EA: Eşit Ağırlıklı Puan
Not: 2000 yılı yüzdelik sıraları henüz ÖSYM tarafından yayımlanmamıştır. 2000 yılının minimum puanları yukarıda TABLO 1’de verilmiştir.
2000 yılının yüzdelik sıralamalarının da 1999 yüzdelik sıralamaları gibi olduğu tahmin edilebilir.
Kaynak:
- 1997 yılı yüzdelik sıraları ÖSYM, 1998 İkinci Basamak Kılavuzu, Ankara, ÖSYM Yayınları, 1998’de yer alan “Tablo-4. Merkezî
Yerleştirme ile Öğrenci Alan Yüksek Öğrenim Lisans Programları”ndan alınmıştır.
- 1998 yılı yüzdelik sıraları ÖSYM, 1999 Yükseköğretim Progğramları ve Kontenjanları Kılavuzu, Ankara, ÖSYM Yayınları, 1999’te
yer alan “Tablo-4. Merkezî Yerleştirme ile Öğrenci Alan Yüksek Öğrenim Lisans Programları”ndan alınmıştır (Söz konusu tablo-4 ÖSYM’nin
internet sitesinde http://www.osym.gov.tr/1999osskilavuz/1999-2.html adresinde de bulunmaktadır – 30.10.2000).
- 1999 yılı yüzdelik sıraları ÖSYM, 2000 Yükseköğretim Progğramları ve Kontenjanları Kılavuzu, Ankara, ÖSYM Yayınları, 2000’de
yer alan “Tablo-4. Merkezî Yerleştirme ile Öğrenci Alan Yüksek Öğrenim Lisans Programları”ndan alınmıştır (Söz konusu Tablo-4 ÖSYM’nin
internet sitesinde http://www.osym.gov.tr/osys/yeni/pdf/tablo4.pdf adresinde de bulunmaktadır – 30.10.2000).
Açıklamalar:
1. İkili eğitim yapan üniversitelerde birinci eğitim yapan programlar esas alınmıştır.
2. Türkçe ve yabancı dille eğitim yapan bölümlerde Türkçe eğitim yapan bölümler alınmıştır. Örneğin İstanbul Üniversitesinin İngilizce eğitim veren iktisat ve işletme bölümleri değil, Türkçe eğitim yapan iktisat ve işletme bölümleri alınmıştır. Keza Marmara Üniversitesinin yabancı dille eğitim veren iktisat ve işletme bölümleri değil, Türkçe eğitim yapan iktisat ve işletme bölümleri alınmıştır. Diğer yandan Marmara üniversitenin yabancı dille eğitim yapan kamu yönetimi ve uluslararası ilişkiler bölümleri de tabloya dahil edilmemiştir.
3. Ankara Üniversitesinin Ekonometri Bölümü, Dokuz Eylül Üniversitesinin Uluslararası İlişkiler bölümü yoktur.
Biz şimdi 1999 öncesi ve 1999 ve 2000 üniversiteye giriş sınavlarında hukuk fakültelerin giriş puanları ile iktisadî ve idarî bilimler fakültelerini değişik bölümlerine giriş puanları karşılaştırıldığında şu gözlemlerde bulunulabilir:
Bu kanımızı aşağıdaki Tablo-C yardımıyla kanıtlayabiliriz. 1998 yılında hukuk fakültelerinin ortalama yüzdelik sırası 2.2 iken aynı yıl, çalışma ekonomisi, ekonometri, iktisat, işletme, kamu yönetimi, maliye ve uluslararası ilişkiler bölümlerinin genel yüzdelik sıralama ortalaması 5.1 idi. Yani hukuk fakültelerini tercih eden adaylardan sadece %2.2’si kazanabilirken, iktisadî ve idarî bilimler fakültelerini tercih eden adayların %.5.5’i kazanabilmekteydi.
TABLO-C: ORTALAMA YÜZDELİK SIRALAR
|
Bölümlerin Ortalama Yüzdelik Sıraları |
Fakültelerin Ortalama Yüzdelik Sıraları |
||
BÖLÜMLER |
1998 |
1999 |
1998 |
1999 |
Hukuk |
2.2 |
11.4 |
2.2 |
11.4 |
Çalışma Ekonomisi |
7.2 |
13.8 |
5.1 |
10.4 |
Ekonometri |
8.3 |
12.2 |
||
İktisat |
4.8 |
8.3 |
||
İşletme |
2.2 |
6.1 |
||
Kamu Yönetimi |
2.8 |
11.9 |
||
Maliye |
8.6 |
13.2 |
||
Uluslararası İlişki. |
1.7 |
7.8 |
Açıklama: Yukarıdaki “bölümlerin ortalama yüzdelik sıraları” Tablo-B’deki her satırdaki yüzdelik sıra toplanarak sütun sayısına bölünmesiyle bulunmuştur. Yukarıdaki “fakültelerin ortalama yüzdelik sıraları” ise “bölümlerin ortalama yüzdelik sıraları”nın ortalamasının alınmasıyla bulunmuştur.
Bunun sadece iki üniversite de istisnası vardı. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinin Uluslararası İlişkiler, Kamu Yönetimi ve İşletme Bölümlerinin giriş puanları bu Üniversitenin Hukuk Fakültesinin giriş puanından yüksekti. Keza İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünün giriş puanı da bu Üniversitenin Hukuk Fakültesinin giriş puanından yüksekti. Bunların dışında tüm üniversitelerde hukuk fakültesinin giriş puanı diğer iktisadî ve idarî bilimler ve siyasal bilgiler fakültelerinin değişik bölümlerinin giriş puanından daha yüksekti.
Bu fark öğrencilere tercihleri konusunda sorular sorulduğunda da teyit edilmekteydi. Genellikle iktisadî ve idarî bilimler fakültesi öğrencilerinin ilk tercihlerinde hukuk fakülteleri vardı. Hukuk fakültelerini kazanamayan öğrenciler, iktisadî ve idarî bilimler fakültelerinin, uluslararası ilişkiler, kamu yönetimi, maliye, çalışma ekonomisi, iktisat ve işletme gibi bölümlerini kazabilmekteydi. Bu durum, hukuk ve iktisadî-idarî bilimler fakültesi eğitim pratiğinde de doğrulanmaktaydı. Hem hukuk, hem de iktisadî ve idarî bilimler fakültelerinde çalışmış benim gibi öğretim elemanları, hukuk öğrencileri ile iktisadî ve idarî bilimler öğrencileri arasındaki bu farkı pratik olarak da her zaman gözlemlemekteydi. Hukuk öğrencileri pratikte de iktisadî ve idarî bilimler öğrencilerine göre daha başarılı bulunmaktaydı.
Yukarıda bahsettiğimiz durum 1999 ve 2000 ÖSS-Y’de tamamıyla değişmiştir. Artık iktisadî ve idarî bilimler fakültelerinin değişik bölümlerine girmek, hukuk fakültelerine girmekten daha zordur. Örneğin Ankara Üniversitesinin İktisat, İşletme, Kamu Yönetimi, Maliye ve Uluslararası İlişkiler Bölümlerine girmek, bu Üniversitenin Hukuk Fakültesine girmekten daha zordur. Keza Dokuz Eylül Üniversitesinin işletme ve iktisat bölümlerine girmek bu Üniversitenin Hukuk Fakültesine girmekten daha zordur. Aynı şekilde Gazi Üniversitesinin İşletme Bölümüne girmek de bu Üniversitenin Hukuk Fakültesini girmekten daha zordur. Keza bu Üniversitenin İktisat ve Uluslararası İlişkiler Bölümlerine girmek bu Üniversitenin Hukuk Fakültesi girmekle eşit zorluktadır. İstanbul Üniversitesinin ise Ekonometri, İktisat, İşletme ve Uluslararası İlişkiler bölümlerine girmek bu Üniversitenin Hukuk Fakültesine girmekten daha zordur. Marmara Üniversitesinde ise durum daha da bârizdir. Bu Üniversitenin İktisadî ve İdarî Bilimler Fakültesinin tüm bölümlerine (Çalışma Ekonomisi, Ekonometri, İktisat, İşletme, Maliye, vb.) girmek bu Üniversitenin Hukuk Fakültesine girmekten daha zordur. Bu çok ilginç bir durumdur. 1998 yılında bu Üniversitenin Hukuk Fakültesinin yüzdelik sırası 02 iken Çalışma Ekonomisi Bölümünün yüzdelik sırası 07, Ekonometri Bölümüne girmek için yüzdelik sırası 05 idi. Oysa 1999 ÖSS-Y’de aynı Üniversitenin Hukuk Fakültesi ne girmek için 177 EA puan (yüzdelik sıra: 14.2), Çalışma Ekonomisi Bölümüne girmek izin 178 EA puan (yüzdelik sıra: 13.7) ve Ekonometri Bölümüne girmek için 183 EA puan (yüzdelik sıra: 9.7) gerekmiştir.
1999 ve 2000 yılları için genel olarak gözlemleyebiliriz ki, işletme bölümlerine girmek hukuk fakültelerine girmekten çok daha zor hale gelmiştir. Yeni sınav sisteminde hukuk, iktisat, işletme, maliye, kamu yönetimi, uluslararası ilişkiler, çalışma ekonomisi ve ekonometri bölümlerinin hep aynı puan türü (EA) ile öğrenci aldığını, dolayısıyla bunlar arasında karşılaştırma yapılabileceğini bir kez daha hatırlatalım.
Bu görüşümüz yukarıdaki Tablo-C yardımıyla sayısal olarak da kanıtlanabilir. Tablo-C’de görüldüğü gibi 1999 yılında hukuk fakültelerinin ortalama yüzdelik sırası 11.2 iken, iktisat bölümlerinin ortalama yüzdelik sırası 8.3, işletme bölümlerinin ortalama yüzdelik sırası 6.1, uluslararası ilişkiler bölümlerinin yüzdelik ortalaması 7.8 olmuştur. 1998’den 1999’a geçerken bütün bu bölümlerin genel yüzdelik sıralamalarında kötüleşmeler görülmüştür. Ancak bu kötüleşme hukuk fakülteleri yüksek orandayken, iktisadî ve idarî bilimler fakültelerinde daha düşük orandadır. Şöyle ki yukarıda Tablo-C’de görüldüğü gibi, 1998 yılında hukuk fakültelerinin ortalama yüzdelik sırası 2.2 iken, bu sıra 1999’da 11.4’e gerilemiştir. Mutlak sayı olarak 5 kat gerileme vardır. Oysa 1998 yılında, çalışma ekonomisi, ekonometri, iktisat, işletme, kamu yönetimi, maliye ve uluslararası ilişkiler bölümlerinin genel ortalama yüzdelik sıralaması 5.1 iken, 1999’da bu sıra 10.4 olmuştur. Yani sadece 2 kat gerileme vardır.
Yeni sınav sistemi, kaliteli öğrencileri üniversitelerin işletme, iktisat gibi bölümlerine yerleştirmiş, daha az kaliteli öğrencileri ise hukuk fakültelerine yerleştirmiştir.
Şimdiye kadar yeni sınav sistemi sonucunda ortaya çıkan değişiklikleri gözlemlemekle yetindik. Şimdi bu değişikliklerin nedenlerini araştıracağız.
İlk önce bazı saptamalarda bulunalım: Bir kere yerleştirme işlemi öğrencilerin elde ettiği puana ve tercihlerine göre yapılmaktadır. Yani yerleştirmeyi belirleyen iki değişken vardır. Öğrencilerin elde ettikleri puan ve yaptıkları tercihler. Dikkat edileceği üzere her iki değişken de esas itibarıyla öğrencilere bağlıdır. Bu değişkenlerden birincisi, yani puan, bellidir ve tercihlerin yapılmasından önce açıklanmıştır. O halde burada etkisi bilinmeyen değişken tercihlerdir. Yerleştirme işlemi beklenenin dışında sonuçlar vermişse, bunun tek nedeni tercihlerin değişmiş olmasıdır. Buna göre şu soruyu cevaplamamız gerekir: Öğrencilerin tercihleri neden değişmiştir? Bu sorunun somut bir cevabı vardır: Öğrenciler tercihlerini değiştirmek zorunda kalmışlardır. Bu da yeni yerleştirme sisteminde “ağırlıklı orta öğretim başarı puanları (AOBP)”nın hesaplanmasında değişik katsayıların uygulanmasından kaynaklanmıştır.
Yeni yerleştirme sisteminde ağırlıklı orta öğretim başarı puanları hesaplanırken öğrencilerin okudukları lise türleri ve liselerin alanları (bölümleri, kolları) için değişik katsayılar uygulanmaktadır. Yeni sistemin mantığı çok genel olarak şu şekilde özetlenebilir.
1. Belli bir lise türünde okuyan öğrenci kendi lisesiyle ilgili bir üniversite bölümü seçerse, orta öğretim başarı puanı 0.5 ile çarpılacaktır. Eğer kendi alanıyla ilgili olmayan bir bölüm seçerse orta öğretim başarı puanı 0.2 ile çarpılacaktır.
2. Normal liselerin belli bir alanında (kolunda/bölümünde) okuyan öğrenci kendi alanıyla ilgili bir üniversite bölümü tercih ederse orta öğretim başarı puanı 0.5 ile çarpılacaktır. Eğer kendi alanıyla ilgili olmayan bir bölüm seçerse orta öğretim başarı puanı 0.2 ile çarpılacaktır[2].
Bu şekilde hesaplanan ağırlıklı orta öğretim başarı puanı, adayın tek basamaklı ÖSS sınavından elde ettiği puanına eklenerek adayın yerleştirmeye esas teşkil edecek ÖSS-Y puanı bulunmakta, yerleştirme bu puan üzerinden yapılmaktadır. Ağırlıklı orta öğretim başarı puanının ÖSS puanına ilâve edilmesi sonuçları tümden değiştirebilecek etki ve önemdedir. Zira, tek basamaklı ÖSS sınavında elde edilen eşit ağırlıklı (EA) puan ortalaması 130-150 civarındadır. Başarılı öğrencilerin orta öğretim başarı puanları ise genellikle 60-70 civarındadır. Örneğin EA orta öğretim başarı puanı 70 olan bir lise öğrencisi, kendi alanında bir üniversite bölümünü tercih ederse, bu adayın orta öğretim başarı puanı 0.5 ile çarpılarak (70x0.5=35); kendi alanında bir üniversite bölümünü tercih etmezse orta öğretim başarı puanı 0.2 ile çarpılarak (70x0.2=14) bulunacaktır. Aday kendi alanında tercihte bulunursa ÖSS puanına, ağırlıklı orta öğretim başarı puanı olarak 35 puan daha eklenecek, kendi alanı dışında tercihte bulunursa ÖSS puanına ağırlıklı orta öğretim başarı puanı olarak sadece 14 puan ilâve edilecektir.
Varsayalım ki, yukarıda ağırlıklı orta öğretim başarı puanını hesapladığımız adayın (EA) eşit ağırlıklı ÖSS puanı 150’dir. Bu durumda, eğer aday kendi alanıyla ilgili bir üniversite bölümünü tercih etmişse, bu adayın yerleştirmeye esas teşkil edecek olan (ÖSS-Y) puanı, 180+35=185 olacaktır. Buna karşılık aynı aday, kendi alanıyla ilgisiz bir üniversite bölümü tercih ederse, adayın yerleştirmeye esas teşkil edecek olan (ÖSS-Y) puanı 150+14=164 olacaktır. Böylece ÖSS-Y puanları arasında 21 puan fark olacaktır. Bu 21 puan fark yerleştirme sisteminde çok ama çok önemli bir farktır. Sistemde sadece bir-iki puan aralığında on binlerce aday sıralanır. Örneğimizdeki aday kendi alanında bir yer tercih ederse 185 puan ile pek çok önemli bölümü kazanabilecek; ama kendi alanında bir yer tercih etmezse, 164 puanla ya bir yeri kanamayacak ya da kötü yerleri kazanabilecektir. Daha somut olarak, örnekteki aday, normal liselerin Türkçe-Matematik bölümünden mezun ise Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini kazanabilecektir. Ancak ÖSS’de ve lisede aynı başarıyı elde eden bir diğer aday, meslek lisesi mezunu veya normal liselerin sosyal bilimler, edebiyat, fen bilimleri bölümünden mezun ise Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini kazanamayacaktır.
İşte bu nedenle, öğrenciler tercih yaparken, sadece liselerde okudukları kendi alanlarıyla ilgili üniversite bölümlerini tercih etmek zorunda kalmaktadırlar.
O halde burada kritik kavram, “lise alanlarıyla ilgili üniversite bölümleri” kavramıdır. Acaba hangi üniversite bölümleri liselerin hangi alanlarıyla ilgilidir? Bu soruya cevap olarak ÖSYM bir tablo hazırlamış ve bu tabloyu 1999-ÖSS: Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzu’nun[3] 28 vd. ve 2000-ÖSS: Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzu’nun 29 vd. sayfalarında “TABLO-3” başlığı altında yayınlamıştır (TABLO-3’ün fotokopisi bu makaleye ek olarak sunulmuştur). TABLO-3’ün başlığı şöyledir: “Ortaöğretimdeki Alan/Kol/Bölümler İle Aynı Alan/Kol/Bölümlerdeki Lisans ve Önlisans Programları”. Tüm mesele bu TABLO-3’ten kaynaklanmaktadır.
Bu TABLO-3’ü anlayabilmek için ilk önce, “normal lise-meslek lisesi” ayrımı üzerinde durmak gerekir. Öğretmen liseleri, imam hatip liseleri, endüstri meslek, kız meslek, ticaret meslek, sağlık meslek vb. liseler, “meslek lisesi” olarak guruplandırılabilir. Bunların ortak özelliği sadece kendi alanlarıyla ilgili üniversite bölümlerini kazanabilme şanslarının olmalarıdır. Diğer bir ifadeyle, meslek lisesi mezunları, kendi alanları dışında üniversite bölümlerini tercih ederlerse orta öğretim başarı puanları 0.2 ile çarpılacağından buraları kazanmaları mümkün değildir.
Normal liseler ise meslek liselerine göre oldukça avantajlıdır. Zira birçok üniversite bölümünü tercih ederlerse orta öğretim başarı puanları 0.5 ile çarpılacağından kazançlıdırlar. O halde normal lise mezunu olmak, meslek lisesi mezunu olmaya göre büyük bir avantajdır. TABLO-3’e göre bu normal liseler şunlardır: Lise, yabancı dil ağırlıklı lise, özel lise, anadolu lisesi, yabancı dille öğretim yapan özel lise, askerî lise, akşam lisesi, özel akşam lisesi, açıköğretim lisesi, çok programlı lise. Bu listeden görüleceği gibi ilginçtir, “askerî liseler” meslek liseleri arasında değil, normal liseler arasında sayılmıştır. Bunun nedenini anlamak mümkün değildir.
Lise türleri konusunda bu açıklamayı TABLO-3’ten itibaren yaptıktan sonra, şu gözlemlerde bulunabiliriz.
1. Meslek Lisesi Mezunları Bakımından Eşitsizlik.- Bir kere, meslek lisesi mezunlarının hukuk, siyasal bilgiler ve iktisadî-idarî bilimler fakültelerinin değişik bölümlerini tercih etmeleri mümkün değildir. Ederlerse ağırlıklı orta öğretim başarı puanları 0.2 ile çarpılacak ve pratikte bu bölümleri kazanamayacaklardır. Örneğin ağırlık ortaöğretim başarı puanı (AOBP) 70 ve (EA) eşit ağırlıklı ÖSS puanı 150 olan meslek lisesi mezunu bir öğrenci Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini tercih ederse burasını kazanamayacaktır. Zira bu durumda adayın AOBP’nı 0.2 ile çarpılarak ve 14 sayısı elde edilir (70x0.2=14). 150 EA puana 14 puan eklenirse 164 puan eder. Oysa aynı aday normal liseleri Türkçe-Matematik bölümü mezunu olsaydı Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini kazanabilecekti.
O halde meslek liseleri mezunlarıyla, normal lise mezunları arasında bir eşitsizlik vardır. Hukuk fakülteleri için yapılan yarışa meslek lisesi mezunları katılamamıştır. Diğer bir ifadeyle 1999 ve 2000 yıllarında, hukuk fakülteleri için yapılan yarış, 1999’a kadar yapılan yarışa nazaran eksik rekabet koşullarında cereyan etmiştir. Eksik rekabet koşullarında cereyan eden bir yarıştan ise daha az kaliteli kişiler çıkar.
2. Normal Liselerin Değişik Bölümleri Arasında Eşitsizlik.- İkinci olarak, hemen belirtelim ki, TABLO-3 normal liseleri de “alanlar/kollan/bölümler” itibarıyla dörde ayırmıştır. 1. “Sosyal Bilimler, Edebiyat, Genel Kültür”; 2. “Türkçe-Matematik”; 3. “Fen, Matematik, tabiî Bilimler”; 4. “Yabancı Dil”. Normal liselerin bu alanları arasında da hukuk, siyasal bilgiler ve iktisadî-idarî bilimler fakültelerinin değişik bölümlerini tercih etme hakkı bakımından eşitsizlik vardır. Şöyle ki:
a) Hukuk fakültelerini liselerin tek bir bölümü, Türkçe-Matematik bölümü öğrencileri seçebilmektedir.
b) Buna karşılık, iktisat ve işletme bölümlerini liselerin sosyal bilimler, edebiyat, genel kültür, Türkçe-matematik, fen, fen bilimleri, matematik ve tabiî bilimler bölümleri öğrencileri seçebilmektedir.
c) Ekonometri bölümünü liselerin Türkçe-matematik, fen, matematik ve tabiî bilimler bölümleri öğrencileri tercih edebilmektedir.
d) Çalışma ekonomisi bölümünü liselerin sosyal bilimler ve Türkçe-matematik bölümü öğrencileri tercih edebilmektedir.
e) Uluslararası ilişkiler bölümünü ise, liselerin sosyal bilimler, Türkçe-matematik ve yabancı dil bölümleri öğrencileri tercih edebilmektedir.
f) Kamu yönetimi ve maliye bölümlerini liselerin Türkçe-Matematik bölümü öğrencileri seçebilmektedir.
Bu gözlemleri aşağıda bir tablo halinde şemalaştırabiliriz.
TABLO-D:
LİSE BÖLÜMLERİNİN TERCİH
EDEBİLECEKLERİ HUKUK,
SİYASAL BİLGİLER, İKTİSADÎ-İDARÎ BİLİMLER FAKÜLTELERİ BÖLÜMLERİ
ÜNİVERSİTE BÖLÜMLERİ |
MES- LEK LERİ |
NORMAL LİSELER |
|||
Sosyal Bilimler, Edebiyat |
Tükçe- Matematik |
Fen Bilimler, Matematik |
Yabancı Dil |
||
Hukuk |
- |
- |
+ |
- |
- |
İktisat |
- |
+ |
+ |
+ |
- |
İşletme |
- |
+ |
+ |
+ |
- |
Ekonometri |
- |
- |
+ |
+ |
- |
Çalışma Ekonomisi |
- |
+ |
+ |
- |
- |
Uluslararası İlişkiler |
- |
+ |
+ |
- |
+ |
Kamu Yönetimi |
- |
- |
+ |
- |
- |
Maliye |
- |
- |
+ |
- |
- |
Açıklama:
(+) işareti sütunda yer alan lise bölümünün, satırda yer alan üniversite bölümünü tercih ederse, ağırlıklı orta öğretim başarı puanının 0.5 ile çarpılacağı ve dolayısıyla o bölümü tercih edebileceğine işaret etmektedir.
(-) işareti sütunda yer alan lise bölümünün, satırda yer alan üniversite bölümünü tercih ederse, ağırlıklı orta öğretim başarı puanının 0.2 ile çarpılacağı ve dolayısıyla o bölümü tercih edemeyeceğine işaret etmektedir.
Kaynak: ÖSYM, 1999-ÖSS, Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzu, Ankara, ÖSYM, 1999, s.28 vd. yer alan TABLO-3 (Makalenin sonundaki fotokopiye bakınız).
ÖSYM, 2000-ÖSS, Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzu, Ankara, ÖSYM, 2000, s.29 vd. yer alan TABLO-3. (Bu Tablo OSYM’nin internet sitesinde http://www.osym.gov.tr/ 2000oss/kılavuz/pdf/tablo3.pdf adresinde de bulunmaktadır. 30.10.2000).
Yukarıdaki açıklamalarımızdan ve Tablo-D’den görüldüğü gibi:
a) Hukuk fakülteleri için 1999 ve 2000 yıllarında sadece normal liselerin “Türkçe-matematik” bölümü öğrencileri yarışmışlardır. Liselerin sosyal bilimler, edebiyat, fen bilimleri, matematik ve yabancı dil bölümlerinin öğrencileri hukuk fakültesi için yarışa katılamamışlardır. Liselerin “Türkçe-matematik” öğrencilerinin sayısı hakkında bir bilgiye sahip değiliz. Ancak bu sayının, en iyi ihtimalle normal lise öğrenci sayısının dörtte birini geçmeyeceği tahmin edilebilir. Dolayısıyla hukuk fakülteleri için 1999 ve 2000 yıllarında eksik rekabet koşullarında yarış yapılmıştır. Bu yarışa, 1998’den farklı olarak, meslek liseleri öğrencilerinin sokulmadığı gibi, liselerin sosyal bilimler, edebiyat, fen bilimleri, matematik ve yabancı dil öğrencileri de sokulmamışlardır. 1999 yılına kadar hukuk fakülteleri için potansiyel rakiplerin sayısı 600.000[4] civarında iken, 1999 ve 2000 yıllarında hukuk fakülteleri için potansiyel rakiplerin sayısı 100.000-200.000 civarında olduğu tahmin edilebilir[5]. Eksik rekabet koşullarında yapılan bu yarış neticesinde, hukuk fakültelerinin giriş puanları ve yüzdelik sıralarının düşmüş olması şaşırtıcı değildir.
b) İktisat ve işletme bölümleri için, 1999 ve 2000 yıllarında liselerin sosyal bilimler, edebiyat, Türkçe-matematik, fen bilimleri, matematik bölümleri yarışa katılmışlardır. Yani hukuk fakülteleri için liselerin tek bölümü yarışırken, iktisat ve işletme bölümleri için liselerin yabancı dil dışında bütün bölümleri yarışmıştır. İktisat ve işletme bölümü için yarışa katılanların sayısı hukuk fakülteleri için yarışa katılanların sayısından muhtemelen üç kat fazladır. Rakiplerin fazla olduğu bir yarışın çetin geçmesi ve yarış neticesinde elde edilen puanların yüksek olması doğaldır. 1999 ve 2000 yıllarında pek muhtemelen bu nedenle, iktisat ve işletme bölümlerinin giriş puanı, hukuk fakültelerinin giriş puanlarından yüksek olmuştur.
c) Ekonometri bölümü için yapılan yarışa 1999 ve 2000 yıllarında liselerin Türkçe-matematik, fen bilimleri, matematik bölümleri katılmışlardır. Ekonometri bölümü için yarışa katılanların sayısı bile, hukuk fakülteleri için yarışa katılanların sayısından fazladır. Bu nedenle de, bazı üniversitelerin (örneğin İstanbul Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi) ekonometri bölümlerinin giriş puanları o üniversitelerin hukuk fakültesinin giriş puanından daha yüksek olmuştur.
d) Çalışma ekonomisi bölümü için yapılan yarışa ise 1999 ve 2000 yılları liselerin toplam iki bölümü (“sosyal bilimler”, “Türkçe-matematik”) katılmışlardır. Çalışma ekonomisi bölümü için yarışa katılanların sayısı bile, hukuk fakülteleri için yarışa katılanların sayısından yüksek olmuştur. Bu nedenle de, bazı üniversitelerin (örneğin Marmara Üniversitesi) çalışma ekonomisi bölümlerinin minimum giriş puanının o üniversitelerin hukuk fakültesinin giriş puanından daha yüksek olmuştur.
e) Uluslararası ilişkiler bölümü için yapılan yarışa ise 1999 ve 2000 yıllarında, liselerin toplam üç bölümü (sosyal bilimler, Türkçe-matematik, yabancı dil) katılmışlardır. Uluslararası ilişkiler bölümü için yarışa katılanların sayısı, hukuk, kamu yönetimi, maliye, ekonometri, çalışma ekonomisi bölümleri için yarışa katılanların sayısından yüksek olmuştur. Bu nedenle de, genelde, uluslararası ilişkiler bölümlerini giriş puanı, hukuk fakültelerinin giriş puanlarından yüksek olmuştur.
f) Kamu yönetimi ve maliye bölümleri için 1999 ve 2000 yıllarında sadece normal liselerin “Türkçe-matematik” bölümü öğrencileri yarışmışlardır. Liselerin sosyal bilimler, edebiyat, fen bilimleri, matematik ve yabancı dil bölümlerinin öğrencileri kamu yönetimi ve maliye bölümleri için yapılan yarıştın saf dışı edilmişlerdir. Dolayısıyla da az kişinin katılması nedeniyle kamu yönetimi ve maliye bölümlerinin giriş puanları iktisat, işletme, ekonometri gibi bölümlere oranla düşmüştür.
g) 1999 ve 2000 yıllarında hukuk, siyasal bilgiler ve iktisadî-idarî bilimler fakültelerinin tüm bölümleri için yapılan yarışa sadece normal lise mezunları katılabilmiş, meslek lisesi mezunları ise katılamamıştır. Bu nedenle bu fakülteler için bu 1999 ve 2000 yıllarında yapılan yarış, 1998 yılında yapılan yarışa nazaran eksik rekabet koşullarında cereyan etmiştir. 1999 ve 2000 yılında hukuk, iktisadî ve idarî bilimler fakülteleri ve siyasal bilgiler fakültelerine alınan öğrencilerin 1998 yılında bu fakültelere alınan öğrencilerden daha az kaliteli olduklarını söyleyebiliriz.
Yarışa katılanların sayısı arttıkça, yarışın daha çetin geçeceği ve yarıştan daha yüksek puanlar elde edileceği, yarışa katılanların sayısı düştükçe yarışın daha az çekişmeli geçeceği ve daha düşük puanlar elde edileceği çalışmamızda varsayılmıştır. Eğer bu varsayım doğruysa, giriş puanı yüksek, dolayısıyla kaliteli öğrenciler almak isteyen fakülteler ve bölümler, kendileri için yapılan yarışa en yüksek sayıda adayın katılmasını istemeleri gerekir. Yarışa katılanların sayısı düştükçe, yarışı kazananların kalitesi de düşecektir.
ÖSYM Kılavuzlarında[6] yer alan TABLO-3[7]’ten kaynaklanan meslek liseleri ile normal liseler arasında ve normal liselerin kendi içindeki bölümler arasında yaptığı bu eşitsizlik kanımızca birçok bakımdan eleştiriyi hak etmektedir.
Bir kere, ÖSYM hazırladığı TABLO-3’ün meslek liseleriyle normal liseler arasında eşitsizlik yaratması kanımca eleştirilebilir niteliktedir. Bir baba 14 yaşındaki çocuğunu, normal liseye değil de, meslek lisesine yazdırdı diye, çocuğun tüm hayatı değişmektedir. Çocuk, çok zeki olsa ve fevkalade gayret sarf etse bile artık babasının yaptığı hatayı düzeltme imkanına sahip olamayacaktır. Reşit olmayan kişiler üzerinde onların velilerini yaptığı bir tercihin tüm ömür boyunca düzeltilemez nitelikte olması eğitimdeki modern eğilimlerle uyuşur nitelikte değildir. Zeki ve gayretli gençlere eğitim alanı bakımından geçiş imkanı tanınmalıdır. Üniversitelerin değişik bölümleri arasında dikey geçiş imkanlarının gittikçe artan oranda tanındığı bir dünya da, liselerin değişik türlerinden ve bölümlerinden üniversitelerin değişik bölümlerine geçiş imkanın kısıtlanmasını anlamak mümkün değildir.
Diğer yandan kanımca, normal liselerde görülen eğitimin hukuk, siyasal bilgiler ve iktisadî-idarî bilimler fakültelerindeki eğitime hazırlayıcı nitelikte olduğu, buna karşılık meslek liselerinde görülen eğitimin bu fakültelerdeki eğitim için yetersiz olduğu düşüncesi pratikte pek tutarlı değildir. Ülkemizde, her halükârda, orta öğretim düzeyinde fevkalade yetersiz bir sosyal bilimler eğitimi vardır. Hukuk, kamu yönetimi veya işletme eğitimi için normal lise mezunlarının, meslek lisesi mezunlarına nazaran daha iyi donanımlı olduğunu söylemek abartılı bir iddia olacaktır.
“Normal lise”-“meslek lisesi” ayrımı konusunda yukarıda da belirttiğimiz gibi, tuhaf bir istisna da vardır. TABLO-3, askerî liseleri meslek liseleri arasında değil, normal liseler arasında saymıştır[8]. Yani askerî lise mezunları hukuk, siyasal bilgiler, iktisadî-idarî bilimler fakültelerini kazanabilecek konumdadırlar. Tekel olarak bir meslek adamı yetiştiren askerî liselerin, meslek lisesi niteliğinde oldukları herhalde tartışma götürmez. Diğer meslek liselerine bu kadar acımasızca yaklaşan ÖSYM’nin askerî liselere bu ayrıcalığı tanımış olmasının sebebini anlamak pek mümkün değildir. Makul ve mantıklı bir hukuk sisteminde kurallar iki tarafı keskin bıçaklar gibidir. Bir tarafı kestiği gibi, diğer tarafı da keser. İyi niyetli ve orta zekalı birine, hemşire yetiştiren bir lisenin “meslek” lisesi, astsubay yetiştiren bir lisenin ise “meslek” lisesi olmadığını anlatmak olanaksızdır. Bu ayrımı yapan kişilerin zekasından kuşku duyulmayacağına göre, iyi niyetlerinden kuşku duymak gerekir.
İkinci olarak ÖSYM Kılavuzlarında[9] yer alan TABLO-3, normal lise alanları/kolları/bölümleri arasında da eşitsizlik yaratmıştır. Yukarıda açıkladığımız gibi, yeni sistemde liselerin bazı bölümleri, üniversitelerin bazı bölümlerini seçebiliyor, ancak liselerin diğer bazı bölümleri, üniversitelerin o bölümlerini seçemiyorlar. Bu ayrım yapılırken uygulanan kriter pek anlaşılamamaktadır. Bu ayrımın objektif bir kriteri yoktur. Bu ayrım büyük ölçüde “keyfi”dir.
Örneğin niçin liselerin Türkçe-matematik öğrencileri hukuk fakültelerini seçebiliyorlar da, sosyal bilimler, fen bilimleri, matematik bölümü öğrencileri hukuk fakültelerini tercih edemiyorlar? Bunun ölçüsü nedir? Somut olarak, liselerin Türkçe-matematik bölümü öğrencileri hukuk fakültesini seçebilirken, neden sosyal bilimler öğrencileri hukuk fakültesini seçememektedirler? Türkçe-matematik öğrencilerinin hukuk eğitimi için yeterli, sosyal bilimler öğrencilerinin ise yetersiz görülmesinin sebebi nedir? Aslında bunun tam tersinin yapılması daha doğru olmaz mıydı?
Keza iktisat bölümünü liselerin sosyal bilimler, Türkçe-matematik, fen bilimleri, matematik bölümleri mezunları tercih edebilirken, maliye bölümünü neden sadece Türkçe-matematik bölümü öğrencileri tercih edebiliyor? İktisat öğrenimi görmek için yeterli görülen sosyal bilimler öğrencileri, neden, hukuk ve maliye öğrenimi görmek için yetersiz görülmüşlerdir? Keza, iktisat öğrenimi görmek için yeterli görülen liselerin fen bilimleri, matematik öğrencileri, neden maliye öğrenimi görmek için yetersiz görülmüşlerdir? Oysa bilindiği maliye öğrenimi ile iktisat öğrenimi arasında büyük bir benzerlik vardır. Her ikisi de kısmen sosyal bilimler, kısmen de matematik donanımı gerektirmektedir. İktisat için yeterli görülen liselerin fen ve matematik bölümü öğrencilerinin maliye öğrenimi için yetersiz görülmelerinin nedenini anlamak mümkün değildir.
Kanımızca TABLO-3’te yapılan ayrımlar objektif kriterden mahrumdur. Tamamıyla keyfi bir tasnif ürünüdür. TABLO-3 kendi içinde de pek tutarlı değildir. Örneğin liselerin sosyal bilimler bölümü öğrencilerine “kamu yönetimi” bölümünü kapatan TABLO-3 aynı öğrencilere “siyaset bilimi” bölümünü serbest bırakmıştır. Oysa bilindiği gibi klasik üniversitelerimizde kamu yönetimi olarak isimlendirilen bölüm, İngilizce eğitim yapan bazı üniversitelerimizde[10] “siyaset bilimi” veya “siyaset bilimi ve kamu yönetimi” ismini taşımaktadır. Bunu pek muhtemelen TABLO-3’ü hazırlayanlar fark edememişlerdir. TABLO-3’te bölümlerin bulunduğu yerin, bazen rastlantısal, bazen de yapay olduğu hemen anlaşılmaktadır. Örneğin liselerin sosyal bilimler öğrencileri kamu yönetimi öğrenimi için yetersiz görülürken, uluslararası ilişkiler öğrenimi için yeterli görülmüşlerdir. Hem kamu yönetimi, hem de uluslararası ilişkiler bölümüne ders veren öğretim üyelerine herhalde bunun nedenini izah etmek pek kolay olmayacaktır. Keza, TABLO-3, liselerin yabancı dil bölümlerine sadece üniversitelerin yabancı dil bölümlerini tercih etme hakkı tanırken, buna bir de istisna getirmiştir: Uluslararası ilişkiler bölümü. Yani liselerin yabancı dil bölümleri de uluslararası ilişkiler bölümünü tercih edebilmektedirler. Bu bence çok zorlama, yapmacık bir düşüncenin eseridir.
İtiraf etmek gerekir ki, liselerdeki bölümlerle üniversitelerdeki bölümler arasında ilgi kurmak ve ona göre ayrımlarda bulunmak çok zor ve hatta imkânsız bir iştir. Bu iş ne kadar iyi niyetli kişilere verilirse verilsin, bu işte yanlışlık yapılacaktır. Zira liselerdeki bölümler ile üniversitelerdeki bölümler arasında hiçbir zaman bir “ayniyet” yoktur. Çünkü lise eğitimi ile üniversite eğitimi arasında mahiyet farkı vardır. Liselerdeki bölümler ile üniversitelerdeki bölümler arasında çeşitli açılardan sonsuz sayıda benzerlikler ve sonsuz sayıda farklılıklar kurulabilir. Bunların içinde çıkmak mümkün değildir. Kanımca, TABLO-3’ü yapanlar da bu işin içinden başarıyla çıkamamışlardır.
Bu işin içinden çıkabilmenin tek yolu, liselerdeki bölümler ile üniversiteye giriş sınavında uygulanan puan türleri arasında paralellik kurmaktır. Şu anki duruma göre, üniversiteye giriş sınavında eşit ağırlıklı, sözel ve sayısal olmak üzere üç çeşit puan türü olduğuna göre, liselerde de, eşit ağırlıklı, sözel ve sayısal olmak üzere üç çeşit bölüm oluşturulmalıdır. Böyle bir bölümleşme, sorunun makul ve mantıklı bir çözüm tarzı olacaktır. Ancak bu da orta öğretim sisteminde bir geriye dönüşü ifade edecektir. Böyle bir bölümlemeye pek muhtemelen Millî Eğitim Bakanlığı razı olmayacaktır.
Yeni sınav sisteminin 1999’da derhal uygulanması nedeniyle de çeşitli haksızlıklar ortaya çıkmıştır. 1996 yılında, çocuğunu meslek lisesine gönderen baba, eğer çocuğunun üniversiteye giremeyeceğini bilseydi, herhalde çocuğunu meslek lisesine göndermezdi. YÖK ve ÖSYM, istikrar kazanmış bir uygulamasından, öğrencilerin “kazanılmış” olmasa bile “beklenen” haklarına pek de saygı göstermeyerek vazgeçmiş, böylece hukuk güvenliğini ve dolayısıyla hukuk devleti ilkesini zedelemiştir.
Diğer yandan aynı şekilde liselerdeki 1996 ve 1997 yıllarında belli bölümleri seçen öğrencilere de haksızlık yapılmıştır. 1996 ve 1997 yıllarında, hukuk fakültesine gitmek isteyen öğrenci lisede sosyal bilimler bölümünü tercih etmiştir. Ancak, bu tercihinden üç yıl sonra, üniversiteye giriş sınavı aşamasına gelindiğinde, bu öğrenciye “sen bir sosyal bilimler öğrencisisin, hukuk fakültesini tercih edemezsin” denmiştir. Böyle bir öğrencinin devlete olan güveni sarsılmıştır. Devlet üç yıl önce verdiği sözü tutmamıştır.
Yeni sınav sistemi eskiden S (sosyal bilimler) veya TM (Türkçe-matematik) puan türüyle öğrenci alan hukuk, siyasal bilgiler ve iktisadî-idarî bilimler fakültelerinin değişik bölümlerinin puan türünü EA (eşit ağırlıklı) olarak değiştirmiştir. EA puan türünde yüksek puanlar alabilmek için, aynı oranda hem sözel, hem de sayısal testinden başarılı olmak gerekir. Oysa liselerin sosyal bilimler öğrencileri bütünüyle, Türkçe-matematik öğrencileri de kısmen sayısal testine hazırlıksızdır. Lise öğrenimleri bu alanları hakkıyla kapsamamaktadır. Diğer yandan, EA puan elde etmek bakımından liselerin matematik ve fen bilimleri öğrencileri daha avantajlıdır. Zira, bu sözel testi büyük ölçüde uzmanlık bilgisi gerektirmeyen sorulardan oluşur. Liselerin fen ve matematik öğrencileri de sözel testinden başarılı olabilmektedir. Ama liselerin sosyal bilimler öğrencileri aynı oranda sayısal testinden başarılı olamamaktadırlar. Zira sayısal testinin tamamına yakını uzmanlık gerektiren spesifik sorulardan oluşmaktadır.
Bu nedenle, bu sınav sistemi değişmezse, lise öğrencilerinin, liselerin sosyal bilimler bölümlerinden Türkçe-matematik, fen bilimleri ve matematik bölümlerine doğru kayacakları tahmin edilebilir. Liselerin sosyal bilimler bölümlerinden ciddî bir kaçış yaşanacaktır. Ülkemizde orta öğretim düzeyinde zaten yetersiz düzeyde olan sosyal bilimler eğitimi, gittikçe daha da yetersiz hale gelecektir. Pek muhtemelen, liselerin en kötü öğrencileri sosyal bilimler bölümünü tercih edeceklerdir.
Eğer, hukuk fakültelerine kaliteli öğrenciler alınması isteniyorsa, yapılması gereken şey, bu fakülteler için yarışa katılacak öğrenci sayısını sınırlandırmak değil, yarışa katılanların sayısını olabildiği ölçüde artırmak ve yarışın tam rekabet koşullarında cereyan etmesini sağlamaktır. Bütün lise mezunlarının katıldığı bir yarışta, yarışı kazananlar pek muhtemelen daha kaliteli öğrenciler olacaklardır. Buna göre:
1. TABLO-3 aracılığıyla meslek liseleri mezunlarının bu yarıştan dışlanması yarışın kalitesini düşürür niteliktedir. Yarışın tam rekabet koşullarında cereyan etmesi için önceki yıllarda olduğu gibi meslek lisesi mezunlarının da bu yarışa katılmalarına izin verilmesi gerekir.
2. TABLO-3 aracılığıyla hukuk fakülteleri için liselerin sosyal bilimler, matematik, fen bilimleri bölümlerinin öğrencilerinin yarıştan dışlanması, hukuk fakülteleri için yapılan yarışın kalitesini düşürmüştür. TABLO-3 düzeltilerek, liselerin bütün bölümleri mezunlarının hukuk fakültelerini tercih edebilmesine imkân sağlanmalıdır. Hiç değilse, hukuk fakültelerini liselerin sosyal bilimler bölümleri öğrencileri tarafından tercih edilebilmesine olanak yaratılmalıdır. Bu yapılmadıkça, hukuk fakültelerinin giriş puanları ve dolayısıyla öğrenci kalitesi diğer iktisadî ve idarî bilimler fakültelerinin giriş puanlarından, özellikle iktisat ve işletme bölümlerinden düşük kalacaktır.
SONUÇ.- Bu ikinci amaç, sistemin bütününe dokunmadan yukarıda bahsedilen TABLO-3’te yapılacak bir iki küçük değişikle gerçekleştirilebilir. Kanımızca, hukuk fakültelerinin yüzdelik sıralamalarını eski seviyesine çıkarabilmek için, 1999 öncesi olduğu gibi, hukuk fakültelerini liselerin sosyal bilimler bölümleri öğrencilerinin de tercih edebilmesine imkân tanınması gerekmektedir.
Somut olarak, TABLO-3’ün bu yönde değiştirilmesi amacıyla, başta hukuk fakülteleri dekanlarını, öğretim üyelerini, hakimleri, savcıları, avukatları ve genelde bütün hukuk fakültesi mezunlarını YÖK ve ÖSYM nezdinde gerekli teşebbüslerde bulunmaya çağırıyoruz.
EK:
* Yrd.Doç.Dr., Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, BURSA (gozler@uludag.edu.tr)
[1]. “I. GÖZLEMLER” başlığı altında yaptığımız bu gözlemlerimizin kısa bir versiyonunu ilk defa Cumhuriyet Gazetesinin Bilim-Teknik ekinde yayınlamıştık: Kemal Gözler, “1999 ÖSS-Y Sonuçları Üzerine İlk Gözlemler”, Cumhuriyet Bilim-Teknik, 18 Eylül 1999, No 652, s.16-18. Bu yazıya karşı yöneltilen eleştirileri ise ikinci bir yazıda yanıtlamıştık: Kemal Gözler, “ÖSS-Y Üzerine-2”, Cumhuriyet Bilim-Teknik, 13 Kasım 1999, No 660, s.16-17.
[2]. Bu iki durum, 1999 ÖSS Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzu, Ankara, ÖSYM Yayını, 1999 ve 2000 ÖSS Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzu, Ankara, ÖSYM Yayını, 2000’de bulunan “Yerleştirmede Kullanılacak Yürütme-ÖSS Puanları Hesaplanırken Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanının Çarpılacağı Katsayılar” başlıklı “TABLO-2.B”den kaynaklanmaktadır.
[3]. Bu Kılavuz, Yükseköğretim Genel Kurulunun 30.7.1998 tarih ve 98.9.90 sayılı kararı ve Yükseköğretim Yürütme Kurulunun 7.10.1998 tarih ve 98.38.2545 sayılı kararı ile kabul edilmiştir.
[4]. İkinci Basamak sınavına katılma hakkına sahip herkes 1999 yılına kadar hukuk fakültelerini tercih edebilirdi. 1998 yılında ikinci basamak sınavına ise birinci basamak sınavını kazanan toplam 604,033 kişi katılmıştır (http://www.osym.gov.tr/ sonuclar/oys98-bilgi.htm. 30.10.2000)
[5]. 1999 yılından beri hukuk fakültelerini normal liselerin sadece Türkçe-Matematik bölümü öğrencileri tercih edebilmektedir. Normal liselerin Türkçe-Matematik bölümlerinden mezun kaç kişinin ÖSS sınavına girdiğine ilişkin bir bilgiye ulaşamadık. Normal liselerde birçok bölüm olduğuna göre bu sayının en iyi ihtimalle normal lise mezunlarının üçte birini geçmeyeceğini tahmin edebiliriz.
[6]. 1999 ÖSS Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzu, Ankara, ÖSYM Yayını, 1999, s.28 vd; 2000 ÖSS Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzu, Ankara, ÖSYM Yayını, 2000, s.29 vd. (TABLO-3, http://www.osym.gov.tr/2000oss/kılavuz/pdf/tablo3.pdf adresinde de bulunmaktadır. 30.10.2000).
[7]. Söz konusu TABLO-3, “Orta Öğretim Alan/Kol/Bölümler ile Aynı Alan/Kol/Bölümlerdeki Lisans ve Önlisans Programları” başlığını taşımaktadır.
[8]. 1999 ÖSS Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzu, Ankara, ÖSYM Yayını, 1999, s.28.
[9]. 1999 ÖSS Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzu, Ankara, ÖSYM Yayını, 1999, s.28 vd; 2000 ÖSS Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzu, Ankara, ÖSYM Yayını, 2000 (http://www.osym.gov.tr/2000oss/kılavuz/pdf/tablo3.pdf adresinde de bulunmaktadır. 30.10.2000).
[10]. Örneğin Bilkent Üniversitesi, ODTÜ böyledir.
Bu makalenin aslı Ankara Barosu Dergisinde yayınlanmıştır. Buraya konulmasına izin verdiği için Ankara Barosu Başkanlığına teşekkür ederiz. (İzin Yazısı: 17.06.2004 tarih ve 11-117/20488 sayılı yazı).
Copyright
(c) Ankara Barosu Dergisi + Kemal Gözler. Bu makaleye izin almadan link verilebilir. Ancak, bu makale, önceden izin almaksızın ne suretle olursa olsun, kopyalanamaz, çoğaltılamaz, tekrar yayınlanamaz, başka internet sitelerine metin olarak konulamaz. İzin için ABD''ye + yazarına E-Mail: kgozler[at]hotmail.com başvurunuz.
Alıntılar (İktibas) Konusunda Açıklamalar
Bu makaleden yapılacak alıntılarda (iktibaslarda) 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 35’inci maddesinde öngörülen şu şartlara uyulmalıdır: (1) İktibas, bir eserin “bazı cümle ve fıkralarının” bir başka esere alınmasıyla sınırlı olmalıdır (m.35/1). (2) İktibas, maksadın haklı göstereceği bir nispet dahilinde ve münderecatını aydınlatmak maksadıyla yapılmalıdır (m.35/3). (3) İktibas, belli olacak şekilde yapılmalıdır (m.35/5) [Bilimsel yazma kurallarına göre, aynen iktibasların tırnak içinde verilmesi ve iktibasın üç satırdan uzun olması durumunda iktibas edilen satırların girintili paragraf olarak dizilmesi gerekmektedir]. (4) İktibas ister aynen, ister mealen olsun, eserin ve eser sahibinin adı belirtilerek iktibasın kaynağı gösterilmelidir (m.35/5). (5) İktibas edilen kısmın alındığı yer belirtilmelidir (m.35/5).
5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 21.2.2001 tarih ve 4630 sayılı kanunla değişik 71’inci maddesinin 4’üncü fıkrası, 35’inci maddeye aykırı olarak “kaynak göstermeyen veya yanlış yahut kifayetsiz veya aldatıcı kaynak” göstererek iktibas yapan kişileri, 4 (dört) yıldan 6 (altı) yıla kadar hapis veya 50 (elli) milyar liradan 150 (yüzelli) milyar liraya kadar ağır para cezasıyla cezalandırmaktadır.
Ayrıca Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 18 Şubat 1981 tarih ve E.1980/1, K.1981/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre kararına göre, “iktibas hususunda kullanılan eser sahibinin ve eserinin adı belirtilse bile eser sahibi, haksız rekabet hükümlerine dayanarak Borçlar Kanununun 49. maddesindeki koşulların gerçekleşmesi halinde manevi tazminat isteyebilir”.
Yukarıdaki şartlara uygun olarak alıntı yapılırken bu makaleye şu şekilde atıf yapılması önerilir
Kemal Gözler, "Hukuk Fakültelerinin Giriş Puanları Üzerine Karşılaştırmalı Bir İnceleme", Ankara Barosu Dergisi, Yıl 58, Sayı 2000/4, s.39-61. (wwww.anayasa.gen.tr/hfpuan.htm; erişim tarihi).
Bu Sayfa: www.anayasa.gen.tr/hfpuan.htm (Son Değişiklik: 20 Mayıs 2004)
Editör: Kemal Gözler
E-Mail: kgozler[at]hotmail.com
Ana Sayfa: www.anayasa.gen.tr